İngilizcede nesne zamirleri (object pronouns), bir eylemin doğrudan veya dolaylı olarak kime ya da neye yapıldığını göstermek için kullanılır. Bu zamirler, öznenin yerini alır ve cümlenin akışını daha pürüzsüz hale getirir. Aynı zamanda dönüşlü zamirler (reflexive pronouns) ise, öznenin yaptığı eylemin yine özneye döndüğünü ifade etmek için kullanılır. Bu yazıda, ‘him’ ve ‘himself’ arasındaki farkları ve bu iki zamirin doğru kullanım yollarını örneklerle açıklayacağız.
1. ‘Him’ Nedir?
“Him”, İngilizce’de bir nesne zamiridir ve cümlede bir erkeğin ya da erkek cinsiyetli bir kişinin nesne olduğunu belirtir. Bu zamir, bir eylemin başkasına yöneltildiği durumda kullanılır.
1.1. “Him” Kullanımı
“Him”, bir cümlede özneye yönelik eylemin kime yapıldığını göstermek için kullanılır. Genellikle fiilin nesnesi olarak görev alır.
- Örnekler:
- I saw him at the park yesterday. (Onu dün parkta gördüm.)
- She gave him a book for his birthday. (Ona doğum günü için bir kitap verdi.)
- We are waiting for him. (Onu bekliyoruz.)
Bu örneklerde, eylemi yapan kişi farklıdır ve “him” zamiri, eylemin hedefindeki kişiyi gösterir.
2. ‘Himself’ Nedir?
“Himself”, İngilizce’de bir dönüşlü zamirdir (reflexive pronoun). Bu zamir, bir kişinin yaptığı eylemin yine aynı kişiye yönlendirildiğini gösterir. Yani özne, kendi üzerine bir eylem yapıyorsa “himself” kullanılır.
2.1. “Himself” Kullanımı
“Himself”, özneyle aynı kişi üzerinde gerçekleşen eylemleri ifade eder. Cümlede özne, aynı zamanda nesne durumundadır.
- Örnekler:
- He cut himself while shaving. (Traş olurken kendini kesti.)
- He cooked dinner by himself. (Yemeği kendi başına pişirdi.)
- He always talks to himself when he’s thinking. (Düşünürken hep kendi kendine konuşur.)
Bu örneklerde, eylemi yapan kişi ile eylemin hedefi aynı kişidir. Bu yüzden “himself” kullanılmıştır.
3. ‘Him’ ve ‘Himself’ Arasındaki Temel Farklar
- “Him”, bir eylemin başkası tarafından bir erkeğe yöneltildiğini gösterir. Eylemin hedefi başkasıdır.
- Örnek: She helped him with his homework. (Ona ödevinde yardım etti.)
- “Himself”, özneyle nesnenin aynı kişi olduğunu ve eylemin bu kişi tarafından kendine yönlendirildiğini belirtir.
- Örnek: He helped himself to a glass of water. (Kendine bir bardak su aldı.)
3.1. Nesne Zamiri vs. Dönüşlü Zamir
- “Him”, cümlede nesne olarak görev yapar ve eylemin başkası üzerinde olduğunu gösterir.
- “Himself”, cümlede hem özne hem de nesne olarak görev yapar ve eylemin aynı kişi üzerinde olduğunu belirtir.
4. ‘Him’ ve ‘Himself’ Kullanımıyla İlgili Yaygın Hatalar
“Him” ve “himself” kullanımı sırasında bazı yaygın hatalar yapılabilir. İşte dikkat edilmesi gereken bazı noktalar:
- Yanlış: He helped him to the food.
- Doğru: He helped himself to the food. (Yemekten kendi kendine aldı.)
- Yanlış: She told himself to calm down.
- Doğru: She told him to calm down. (Ona sakin olmasını söyledi.)
Bu hataları önlemek için, eylemin hedefinin kim olduğunu belirlemek önemlidir: Başkası mı, yoksa eylemi yapan kişi mi?
5. ‘Him’ ve ‘Himself’ ile İlgili Ekstra İpuçları
5.1. Kendi Kendine Bir Şeyi Yapma Durumu
Eğer biri bir şeyi kendi başına ya da yardımsız yapıyorsa, bu durumu anlatmak için “himself” kullanılır.
- Örnek: He fixed the car himself. (Arabayı kendi başına tamir etti.)
Bu kullanım, “yardım almadan” ya da “tek başına” anlamına gelir.
5.2. Dönüşlü Zamirlerde Duygusal Durumlar
Bazı duygusal durumlarda da “himself” kullanılır, çünkü kişinin bu durumu kendi üzerinde hissettiğini ifade eder.
- Örnek: He is proud of himself. (Kendisiyle gurur duyuyor.)
- Örnek: He blames himself for the mistake. (Hata için kendini suçluyor.)
Bu tür cümlelerde, kişi duygusal bir durumu kendi üzerinde hissediyorsa “himself” kullanılır.
6. ‘Him’ ve ‘Himself’ ile İlgili Alıştırmalar
Alıştırma 1:
Aşağıdaki cümlelerde boşlukları “him” veya “himself” ile doldurun:
- He looked at ______ in the mirror.
- I saw ______ at the store yesterday.
- He made the entire meal by ______.
- We should ask ______ if he needs help.
Alıştırma 2:
Cümleleri doğru hale getirin:
- He gave himself the book, but it was meant for him.
- She told himself to stay calm during the test.
- He hurt him while playing soccer.