İngilizce Bağlaçlar Cümlede Hangi Durumlarda Kullanılır? Örneklerle Anlatım
Bağlaçlar, İngilizce dilinde cümleleri, cümle parçalarını ve kelimeleri birbirine bağlamak için kullanılan önemli dil yapılarıdır. Bu yazıda, İngilizce bağlaçların hangi durumlarda kullanıldığını ve her birinin nasıl kullanıldığını örneklerle açıklayacağız.
1. Koordinasyon Bağlaçları (Coordinating Conjunctions)
Tanım: Koordinasyon bağlaçları, eşit öneme sahip cümleleri veya cümle parçalarını bağlamak için kullanılır. İngilizcede yedi ana koordinasyon bağlacı vardır: and, but, or, nor, for, yet, so.
Kullanım Durumları ve Örnekler:
- And (ve): İki veya daha fazla cümle parçasını veya cümleyi bağlar.
- She likes tea and coffee.
- (Çayı ve kahveyi sever.)
- He plays the guitar and sings.
- (Gitar çalar ve şarkı söyler.)
- She likes tea and coffee.
- But (ama, fakat): Zıt veya çelişkili fikirleri bağlar.
- She wanted to go, but she was too tired.
- (Gitmek istedi, ama çok yorgundu.)
- He is rich, but he is not happy.
- (Zengin, ama mutlu değil.)
- She wanted to go, but she was too tired.
- Or (ya da): Alternatifleri veya seçenekleri bağlar.
- Do you want tea or coffee?
- (Çay mı yoksa kahve mi istersin?)
- You can call me or send an email.
- (Beni arayabilir ya da e-posta gönderebilirsin.)
- Do you want tea or coffee?
- Nor (ne de): Olumsuz cümleleri veya cümle parçalarını bağlar.
- He doesn’t drink alcohol, nor does he smoke.
- (Alkol içmez, ne de sigara içer.)
- She can’t speak Spanish, nor can I.
- (İspanyolca konuşamaz, ne de ben konuşabilirim.)
- He doesn’t drink alcohol, nor does he smoke.
- For (çünkü, zira): Sebep belirtir.
- I must leave now, for I have a meeting.
- (Şimdi gitmeliyim, çünkü bir toplantım var.)
- She is very tired, for she didn’t sleep well.
- (Çok yorgun, zira iyi uyuyamadı.)
- I must leave now, for I have a meeting.
- Yet (ama, ancak): Beklenmedik veya zıt bir durumu bağlar.
- It was raining, yet we went for a walk.
- (Yağmur yağıyordu, ama yine de yürüyüşe çıktık.)
- He is smart, yet he makes careless mistakes.
- (Akıllı, ancak dikkatsiz hatalar yapar.)
- It was raining, yet we went for a walk.
- So (bu yüzden, böylece): Sonuç belirtir.
- She was hungry, so she made a sandwich.
- (Açtı, bu yüzden bir sandviç yaptı.)
- It was late, so they went home.
- (Geç olmuştu, bu yüzden eve gittiler.)
- She was hungry, so she made a sandwich.
2. Alt Bağlaçlar (Subordinating Conjunctions)
Tanım: Alt bağlaçlar, ana cümleye bağımlı bir yan cümle bağlamak için kullanılır. Bu bağlaçlar, yan cümlenin ana cümleye bağlı olmasını sağlar.
Kullanım Durumları ve Örnekler:
- Because (çünkü): Sebep belirtir.
- She stayed home because it was raining.
- (Evde kaldı, çünkü yağmur yağıyordu.)
- He is happy because he passed the exam.
- (Mutlu, çünkü sınavı geçti.)
- She stayed home because it was raining.
- Although (olmasına rağmen): Zıtlık belirtir.
- Although it was cold, they went swimming.
- (Soğuk olmasına rağmen yüzmeye gittiler.)
- Although she was tired, she continued working.
- (Yorgun olmasına rağmen çalışmaya devam etti.)
- Although it was cold, they went swimming.
- If (eğer): Koşul belirtir.
- If it rains, we will stay indoors.
- (Eğer yağmur yağarsa, içeride kalacağız.)
- If you study hard, you will succeed.
- (Eğer çok çalışırsan, başarılı olacaksın.)
- If it rains, we will stay indoors.
- When (ne zaman): Zaman belirtir.
- When he arrived, everyone was already there.
- (O geldiğinde, herkes oradaydı.)
- When the movie ended, they left the theater.
- (Film bittiğinde, sinemadan ayrıldılar.)
- When he arrived, everyone was already there.
- While (iken): Eşzamanlılık belirtir.
- She listened to music while she was studying.
- (Ders çalışırken müzik dinledi.)
- He was reading a book while waiting for the bus.
- (Otobüs beklerken kitap okuyordu.)
- She listened to music while she was studying.
3. Bağlaçlı İfadeler (Conjunctive Adverbs)
Tanım: Bağlaçlı ifadeler, iki bağımsız cümleyi veya cümle parçalarını bağlar. Bu bağlaçlar genellikle noktalı virgül veya tam durak ile ayrılır.
Kullanım Durumları ve Örnekler:
- However (ancak): Zıtlık belirtir.
- She wanted to go; however, she had no time.
- (Gitmek istedi; ancak zamanı yoktu.)
- He is very busy; however, he always finds time for his family.
- (Çok meşgul; ancak ailesine her zaman vakit bulur.)
- She wanted to go; however, she had no time.
- Therefore (bu nedenle): Sonuç belirtir.
- It was raining; therefore, we stayed home.
- (Yağmur yağıyordu; bu nedenle evde kaldık.)
- She was tired; therefore, she went to bed early.
- (Yorgundu; bu nedenle erken yattı.)
- It was raining; therefore, we stayed home.
- Moreover (dahası): Ek bilgi belirtir.
- The project is complex; moreover, it is very expensive.
- (Proje karmaşık; dahası, çok pahalı.)
- He is intelligent; moreover, he is hardworking.
- (Zeki; dahası, çalışkan.)
- The project is complex; moreover, it is very expensive.
- Thus (böylece): Sonuç veya amaç belirtir.
- He missed the bus; thus, he was late for the meeting.
- (Otobüsü kaçırdı; böylece toplantıya geç kaldı.)
- She studied hard; thus, she passed the exam.
- (Çok çalıştı; böylece sınavı geçti.)
- He missed the bus; thus, he was late for the meeting.
4. Bağlaçlar Arasındaki Farklar ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
Koordinasyon ve Alt Bağlaçlar:
- Koordinasyon bağlaçları (and, but, or) eşit derecede önemli cümleleri bağlar.
- Alt bağlaçlar (because, although, if) ana cümleye bağımlı yan cümleler oluşturur.
Bağlaçlı İfadeler:
- Bağlaçlı ifadeler (however, therefore) iki bağımsız cümleyi veya cümle parçalarını bağlar ve genellikle noktalı virgül veya tam durak ile ayrılır.
Virgül Kullanımı:
- Koordinasyon bağlaçlarından önce ve sonra virgül kullanımı yaygındır.
- Alt bağlaçlar genellikle yan cümlenin başında veya sonunda virgülle ayrılmaz.
5. Bağlaçlarla Cümle Kurma Örnekleri
Koordinasyon Bağlaçları ile Cümleler:
- She likes apples and oranges.
- (Elma ve portakal sever.)
- He wanted to go, but he was too tired.
- (Gitmek istedi, ama çok yorgundu.)
Alt Bağlaçlar ile Cümleler:
- She stayed home because it was raining.
- (Evde kaldı, çünkü yağmur yağıyordu.)
- If it rains, we will stay indoors.
- (Eğer yağmur yağarsa, içeride kalacağız.)
Bağlaçlı İfadeler ile Cümleler:
- She wanted to go; however, she had no time.
- (Gitmek istedi; ancak zamanı yoktu.)
- It was raining; therefore, we stayed home.
- (Yağmur yağıyordu; bu nedenle evde kaldık.)